
12 Eylül askeri faşist darbesinin generallerinden Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya’nın yargılandığı 12 Eylül davasının duruşması 18 Nisanda Ankara Adliyesi 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Sabah 09.00’da adliye önünde toplanan 78’liler Dernekleri Federasyonu üyeleri, 12 Eylül’de katledilen devrimcilerin fotoğraflarını alana yerleştirdiler. Daha sonra yine 78’liler üyesi bir grup “Diyarbakır Cezaevi Müze Olsun” talebiyle topladıkları 100 bin imzayı vermek için Meclise gitti.
78’liler temsilcileri, Diyarbakır Cezaevi’nde işkence görenlerle beraber, Diyarbakır Cezaevi’nin müzeye dönüştürülmesi için topladıkları imzaları meclise teslim ettiler. Yaklaşık 100 bin imzalık klasörler Meclis’e teslim ettikten sonra taleplerini ve beklentilerini TBMM önünde yaptıkları basın açıklamasıyla anlattılar.
Basın açıklamasına BDP Bingöl Milletvekili İdris Baluken’in yanı sıra, 12 Eylül Yargılama Platformu bileşenleri Barış Anneleri ve emekten yana örgütlerin temsilcileri de katıldı. Tertip komitesi adına yapılan basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi: “1980-84 askeri cunta döneminde Türkiye’deki bütün cezaevlerinde yoğun baskı, işkence ve yıldırma politikaları uygulanmıştır. Diyarbakır Cezaevi’nde ise buna ek olarak, insanların etnik kimlikleri ve dillerini aşağılama ve yok etme hedefiyle, baskı ve keyfiyet derecesi katmerli bir şekilde arttırılmıştır.” Açıklamada, barış talebinin yükseldiği bu günlerde Diyarbakır Cezaevinin barış ve kardeşlik sembolü bir İnsan Hakları Müzesi’ne dönüştürülmesi talep edildi. Daha sonra konuşan BDP Bingöl Milletvekili İdris Baluken ise, çözüm ve barış döneminde onurlu bir barışın olması için hakikatlerin araştırılıp gün yüzüne çıkarılmasını istedi. Barış Anneleri adına Cemal Arat’ın annesi Sakine Arat konuştu. Oğlunu Diyarbakır Cezaevi’nde kaybeden Sakine ana duygularını ve isteklerini şöyle ifade etti: “Berfo Ana 105 yaşındaydı. Ben de 70 yaşındayım. Berfo Ana ağladı ama oğlunun kemiklerini bulamadan hasretle öldü. Benim de hasretle ölmemem için Diyarbakır Cezaevi müze olsun.” Konuşmaların ardından Ankara Adliyesi’nde görülecek duruşma için adliyeye geçildi.
Mütalaa aşamasına gelinen davada, mahkeme heyeti, varsa soruşturmanın genişletilmesi talebi, yoksa esas hakkındaki talebini bildirmesi için dosyanın Cumhuriyet Savcılığı’na gönderilmesine karar vererek, duruşmayı 21 Hazirana erteledi.