You are here
Sağlık İşçilerinden “Sağlıkta Şiddet Sona Ersin!” Grevi

Sağlık işçileri, bir yıl önce Gaziantep’te tedavi ettiği hastasının yakını tarafından öldürülen Kalp Damar Cerrahisi Uzmanı Dr. Ersin Arslan’ın ölüm yıldönümü olan 17 Nisanda, “sağlıkta şiddete, şiddeti doğuran ve besleyen sağlık sistemine karşı” bir grev gerçekleştirdiler. Grev, TTB, TDB, SES, Dev Sağlık-İş’in ve pek çok demokratik kitle örgütünün ve odanın çağrısıyla yapıldı. Tüm Türkiye’de sabah saatlerinden itibaren acil servisler dışında sağlık hizmeti üretmeyen sağlık çalışanları, alanlara çıkarak çeşitli eylemler gerçekleştirdiler.
İstanbul
İstanbul’daki sağlık işçileri, çalıştıkları sağlık kurumlarından İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Temel Tıp Ana Bilim Dalı binası önüne gelerek kortejler halinde Sağlık Müdürlüğü’ne yürüdüler. Eyleme KESK İstanbul Şubeleri ve Türk Sağlık-Sen de destek verdi.
Yürüyüş öncesi, toplanma yerinde konuşmalar yapıldı. Türk Tabipler Birliği Başkanı Prof. Dr. Özdemir Ökten, hükümetin sağlık politikasını eleştirdi. Hekim-hasta ilişkisinin bozulduğuna, şiddetin artarak devam ettiğine dikkat çeken Ökten, sağlığın herkes için gerekli olduğunu, bunun için Türkiye’nin bütün illerinde bu grevi yaptıklarını ifade etti. 17 Nisanın her yıl Dr. Ersin Arslan’ı anma günü olduğunu ifade eden Ökten, Türk Tabipler Birliği olarak bu günün “Sağlıkta Şiddeti Kınama Günü” olması için Dünya Sağlık Örgütü’ne başvurduklarını söyledi.
Dev Sağlık-İş Genel Sekreteri Gürsel Kaya da söz alarak sağlıkta taşeronluğun kaldırılmasını istedi. Ardından SES Aksaray Şubesi Başkanı Ersoy Adıgüzel konuştu. Adıgüzel, sağlıkta şiddetin durdurulması, performans sisteminin kaldırılması, ek ödemelerin maaşlarla birleştirilmesi ve emekliliğe yansıtılması, 657 sayılı Devlet Memurluğu Kanunu’nun değiştirilerek iş güvencesinin kaldırılması karşısında taşeronun kaldırılarak çalışanların kadroya alınması ve sağlıkta katkı paylarının kaldırılması için alanlarda olduklarını ifade etti.
Konuşmaların ardından sağlık işçileri “Bu Şiddet Sona ERSİN! Sağlıkta Şiddete Karşı G(ö)revdeyiz!” pankartı arkasında yürüyüşe geçtiler. “Sağlıkta Katkı Payı Kaldırılsın”, “Sağlıkta Şiddet Sona Ersin”, “Sağlıkta Dönüşüm Şiddete Dönüştü!” sloganlarını atan kitle alkış ve ıslıklarla Sağlık Müdürlüğü önüne geldi. Dr. Ersin Arslan’ın anısına 1 dakikalık saygı duruşundan sonra “Yiğidim Aslanım” ezgisi söylendi.
Basın açıklamasını İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Ali Çerkezoğlu gerçekleştirdi. Çerkezoğlu, son bir yılda sağlıkçılara yönelik şiddetin arttığını ifade etti. Şiddeti sadece hasta ve hasta yakınlarından görmediklerini ifade eden Çerkezoğlu, şöyle konuştu: “Bakanlığın, hükümetin ve idarecilerin dil ve üslubu, uygulanan sağlık politikalarının etkisi sonucu şiddet görüyoruz. Mobbing, atanmışların ve seçilmişlerin uyguladığı şiddet, işyerinde kadrolaşmaya bağlı olarak çalışanlar üzerinde hegemonya kurma amaçlı baskı, ifade ve örgütlenme özgürlüğü karşısında sürgün, soruşturma, gözaltı ve tutuklamalar ya da siyasal şiddet, istihdam modelleri, iş yoğunluğu vb. gibi etkenlerle şiddete maruz kalıyoruz.” Çerkezoğlu, daha da bozulan sağlık sistemi ile hasta ve hasta yakınlarının öfkesinin sağlık çalışanlarına yönlendiğini vurgulayarak bunun nedenlerini şöyle sıraladı:
- Ödeme güvencesini tamamen yitirmiş, çalışanları birbirine düşüren, sağlıkta kaliteyi düşüren, performans uygulaması var!
- Gittikçe ağırlaşan iş yükü ve angarya, 7/24 esnek, kuralsız ve baskı altında çalıştırılma var, hemşirelerde 56, hekimlerde 64 saate kadar uzayan mesailer var!
- Birlik Hastaneleri arasında dama taşı gibi dolaşma, işyeri güvencesinin tamamen ortadan kalkması, görev tanımı dışında ‘sağlıkçı her işi yapabilir’ mantığı ile çalıştırılma var!
- Özel sektörde güvencesiz, parasını alamadan, kölelik koşullarında çalışma var!
- Sağlık hizmetine ulaşmanın önünde bin bir türlü engel var, her kademede ödenen katkı-katılım payı ve ilave ücretler var!
- Hükümet, siyasetçiler ve yöneticilerin sağlık çalışanlarını itibarsızlaştıran, küçük düşüren, hedef gösteren kışkırtıcı üslubu ve açıklamaları var!
Bütün bunlara karşı bugün grevde olduklarını söyleyen Çerkezoğlu konuşmasını şöyle bitirdi: “Halkımıza daha iyi bir sağlık hizmeti sunabilmek için; halkımızı verdiğimiz bu mücadelede yanımızda olmaya, hükümeti şiddeti doğuran, emekçileri ve halkı mağdur eden bu sistemi ortadan kaldırmaya; işkolundaki sağlık meslek örgütleri olarak birlikte çözüm üretmeye davet ediyoruz. Taleplerimizin yerine getirilmesi için, daha etkili eylemlerle ve daha kararlı bir şekilde mücadelemizi sürdüreceğiz.”
Ankara
Ankara İbni Sina Hastanesi önünde toplanan sağlık emekçileri Dr. Ersin Arslan için yapılan 1 dakikalık saygı duruşundan sonra “Böyle Sağlık Sistemi Olmaz! Bu Şiddet Sona ERSİN!” pankartıyla Sağlık Bakanlığı önüne kadar bir yürüyüş gerçekleştirdiler. Bakanlık önüne gelen sağlık emekçileri, buraya siyah çelenk bırakarak basın açıklaması gerçekleştirdiler.
Sağlık emekçileri adına basın açıklamasını SES Ankara Şube Başkanı İbrahim Kara gerçekleştirdi. Kara şöyle konuştu ve sorunlarını dile getirdi.
Basın açıklamasının ardından Ankara Tabip Odası Başkanı Dr. Özden Şener bir konuşma yaptı. Şener, AKP hükümetine yönelik olarak öfkesini ortaya koyduğu konuşmasında şu sözlere yer verdi: “Çok çalışkansınız! Bunca zamandır sağlık çalışanlarına yönelik şiddet konusunda caydırıcılığın artması adına TCK’ya eklenmesini talep ettiğimiz 2 yasa maddesini çıkaramadınız! İki maddeyi çıkaramazken Anayasa’yı nasıl yapacaksınız? Bizim gibi performans sistemiyle çalışıyor olsaydınız maaş alamazdınız.”
Basın açıklaması ve konuşmaların ardından sağlık çalışanlarının eylemi, üzerinde “Bu Şiddet Sona Ersin” yazan balonların gökyüzüne bırakılmasıyla sona erdi.
Mersin
Sağlık emekçileri Mersin’de de bir araya gelerek iş bıraktılar. Mersin Tabip Odası, Mersin Diş Hekimleri Odası, SES ve Dev Sağlık-İş üyelerinin yanı sıra, pek çok sağlık meslek örgütü de eyleme destek verdi. Mersin Tabip Odası Tıp Öğrencileri Kolu da “Sermayenin Değil Halkın Doktoru Olacağız” pankartıyla eyleme yoğun katılım gösterdi.
Sabah saatlerinde Mersin Devlet Hastanesi önünde toplanan sağlık emekçileri “Böyle Sağlık Sistemi Olmaz, Sağlıkta Şiddet Sona ERSİN!” pankartı altında bir araya geldi. Buradan Mersin Büyükşehir Belediyesi’ne yürümek isteyen sağlık emekçileri, Akdeniz Belediyesi önüne gelindiğinde polis tarafından durdurulmak istendi. Polis ile sağlık emekçileri arasında yaşanan gerginlik üzerine oturma eylemi yapan sağlık emekçileri, Büyükşehir Belediyesi önüne kadar yürüyüşlerini sürdürdüler.
Burada açıklama yapan Mersin Tabip Odası Başkanı Galip Kırıcı, “sağlık çalışanlarını hasta ve hasta yakınlarıyla karşı karşıya getiren akıl dışı bir sağlık sistemi var. Bozuk bir sağlık sistemi, tedavi olmayan hastalar, çalışanlara yönelmiş öfke ve şiddet var. Böyle sağlık sistemi olmaz. Nitelikli sağlık hizmeti verilemez. Gaziantep’te bıçaklanarak katledilen Dr. Arslan’ın ölümünün üzerinden bir yıl geçti. Sağlık çalışanlarına yönelik şiddet sürüyor” dedi. Kırıcı, hükümete seslenerek “Sağlıkta Dönüşüm” programından geri dönülmesi çağrısında bulundu.
Adana
Adana’da da sağlık emekçileri, kendilerine yönelik şiddetin sona ermesi için iş bıraktılar. Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi’nde bir araya gelen sağlık çalışanlarına hasta yakınları da destek verdi. Burada çekilen grev halaylarının ardından Uğur Mumcu Meydanı’na yürüyüşe geçildi.
Burada açıklama yapan Adana Tabip Odası Başkanı Ali İhsan Ökten, Gaziantep’te Dr. Ersin Arslan’ın öldürülmesinin üzerinden 1 yıl geçtiğini anımsattı. Buna karşın sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin sona ermediğini söyleyen Ökten, “Şiddet daha da arttı. Önerimiz üzerine TBMM’de Sağlıkta Şiddeti Araştırma Komisyonu nihayet kuruldu. Ancak geçen bunca zamanda hâlâ bir rapor oluşturup açıklayamadı” dedi. Basın açıklamasının sona ermesiyle eylem son buldu.
Son Eklenenler
- رسانه های بورژوازی ادعا می کنند که ویروس کرونا هیچ تبعیضی بین ثروتمندان و فقرا نمی گذارد. آنها این ایده را تبلیغ می کنند که همه گیری دارای طبیعت فوق طبقه ای است. برای این منظور ، آنها به عمد برخی از افراد مشهور را به عنوان افراد مبتلا به کوید نوزده...
- ميادين خالی است ، خيابان ها ساکت هستند ... تصويری از متروک شدگی ، بزرگترين شهرهای جهان را تحت الشعاع قرار می دهد! در بسياری از کشورها شاهد اعلام وضعيت اضطراری هستيم. همراه با اعلاميه های "ما با ويروس کرونا در حال جنگ هستيم" آنها اعلام می کنند : "...
- ما عمیقاً از شنیدن خبر غیرمنتظرۀ قتل شاهرخ زمانی، فعال کارگری سوسیالیست در روز ۱۳ سپتامبر در زندان رجایی شهر کرج به دست رژیم ایران متأسف شدیم. در این جا به خانواده و رفقای او تسلیت می گوییم و باری دیگر رژیم اسلامی ایران را که مستقیماً مسئول مرگ او...
- روز ۲۹ ژانویه، هزاران نفر از کارگران فلزکار اعتصاب خود را علیه اتحادیۀ کارفرمایان MESS (اتحادیۀ صنعتگران فلزکار) آغاز نمودند. این اعتصاب را «اتحادیۀ کارگران متحد فلزکار» (Birleşik Metal-İş ) سازماندهی کرد که شاخۀ وابستۀ DİSK (کنفدراسیون اتحادیه های...
- معلمان از طریق کانون صنفی خود جهت کسب بخشی از مطالبات خود و همچنین اعتراض به حقوق پایمال شده دانش آموزان و خانواده ها از طریق حمله خصوصی سازی به آموزش و بهداشت رایگان که کل جامعه بخصوص طبقه کارگر و زحمتکشان را هدف ستم و بهره کشی مضاعف قرار داده است...
- بهنام ابراهیم زاده، فعال کارگری ایرانی و عضو کمیتۀ پیگیری ایجاد تشکل های کارگری و همچنین فعال حقوق کودک، در تاریخ سوم دسامبر اعتصاب غذای خود را آغاز کرد. او به 5 سال زندان محکوم شده و از ژوئن سال 2010 به این سو در حبس بوده است. در تاریخ 3 دسامبر،...
- کارگران، برادران و خواهران! ما کارگرانی هستیم که روز و شب با مشقت کار می کنیم، تمام ثروت ها را ما تولید می کنیم. همه چیز روی دستان خود ما بنا می شود. ما کسانی هستیم که آسمان خراش ها را بالا می بریم، تونل ها را باز می کنیم، و سینۀ معادن زغال را می...
- همانطور که مستحضر هستید اعتصاب کارگران معدن سنگ اهن بافق وارد فاز جدیدی از مبارزه شده است ودر روزهای گذشته کارفرما و حامیان سرمایه در معدن سنگ اهن بافق یک بار دیگر با دسیسه چینی ،پرونده سازی ،تهدید وصادر کردن قرار بازداشت دهها نفر از کارگران معترض...
- ما کارگران و نمایندگان کارگری که هم اکنون به دلیل فعالیت های کارگری و اقدام در جهت ایجاد تشکل های مستقل کارگری توسط جمهوری اسلامی دستگیر و به دنبال اتهامات ساختگی و ضد کارگری زندانی شده ایم می دانیم که حکومت های سرمایه داری در تمامی جهان علیه...
- در پاسخ به فراخوان اتحادیه های کارگری برزیل کارگران مبارز و آگاه اعتصاب کننده در برزیل، اتحادیه¬های کارگری متعهد و مسئول به جنبش کارگری در برزیل سندیکاهای رشته های آموزش، بهداشت، زمین¬های کشاورزی و خانه
- روز سیزدهم ماه مه، نظام استثمار و بهره کشی سرمایه داری، جان قریب به 300 کارگر معدن زغال سنگ را گرفت و نام آن را «حادثۀ» سوما، شهری در غرب ترکیه، گذاشت. امروز هنوز تعداد نامعلومی از کارگران در زیر آوار به دام افتاده اند. این کشتار، بزرگترین «حادثۀ...
- کارگران و مردم آزادیخواه ترکیه، وقتی خبر کشته شدن معدنچیان سوما در استان مانیسا را بر اثر انفجار معدن سوما در تاریخ 13/5/2014 شنیدیم با دل و جان منقلب شده، گریستیم ، یکبار دیگر سرمایه داران جان صدها کارگر ( تا کنون 300 نفر) را گرفتند.
- در تاریخ ۲۸ فروردین ۱۳۹۳ زندانیان سیاسی و کارگری بند ۳۵۰ اوین به طور ددمنشانهای مورد ضرب و شتم قرار گرفتند. غلامحسین اسماعیلی رئیس سازمان زندانها یکی از جنایتکاران اصلی نیز اراجیفی در جهت تکذیب ضرب و شتم زندانیان که به هیچ عنوان پنهان کردنی نیست...