You are here
Telekom İşçilerini Ziyaret Ettik
UİD-DER Bostancı temsilciliği olarak, geçtiğimiz hafta Küçükyalı ve İçerenköy’deki Telekom işçilerini ziyaret ettik. İşçilerle, grev süreci hakkında yaptığımız sohbette bizlere, neden greve çıktıklarını, bu grevin günlük hayatlarını nasıl etkilediğini, çevreden yeterli desteği alıp almadıklarını, grev öncesi hazırlık yapıp yapmadıklarını anlattılar.
Öncelikle belirtmek gerekiyor ki, Telekom işçisi tarihinde ilk kez greve çıkmış durumda. Bu yüzden de çoğu işçinin grev hakkında yeterli bilgisi ya da fikri yok. Ancak kararlı ve örgütlü bir mücadele yürüttükleri takdirde haklarını alacaklarına olan inançları tam.
Grevdeki işçilerin çoğunluğu, ortalama 20 yıldan beri bu işte çalışıyorlar. Yani hemen hepsi Telekom’a çok büyük emek vermiş olan, Telekom’u Telekom yapan işçiler. Kimi veznedar, kimi muhasebeci, kimi de teknisyen. Greve çıkmaktaki amaçlarını sorduğumuzda bize verdikleri ilk cevap, eşit işe eşit ücret almak istedikleri oluyor. İşverenin kendilerini memur, kapsam dışı ve sözleşmeli işçi diye böldüğünü, çalışanlar arasında 400 YTL’den 700 YTL’ye kadar ücret farkı bulunduğunu söylüyorlar. Bu durumun sendikal örgütlülüğe zarar verdiğini, bu yüzden de ücret farkının kalkması gerektiğini anlatıyorlar.
Grevin günlük hayatlarında nasıl bir değişikliğe yol açtığını soruyoruz. Bir tanesi, 20 yıldır çalıştığını ve daha önce hiç greve çıkmadığını, şu anda ise kendini boşlukta hissettiğini söylüyor. İşverenin, halkla kendilerini karşı karşıya getirmeye çalıştığını, her gün onlarca kişiye neden greve çıktıklarını ve hatta grevin ne olduğunu anlatmak zorunda kaldıklarını söylüyorlar. Bu durumda medyanın da payının büyük olduğundan, çıkan haberlerde hep olumsuz şeylerin anlatıldığından bahsediyorlar. Bir diğeri ise, sendikalar ve sol çevreler dışında grevi destekleyen kimsenin olmadığını, kendisinin milliyetçi bir işçi olduğunu, fakat greve çıktıktan sonra bazı şeyleri daha iyi anladığını söylüyor. İşverenin, hükümetin, medyanın ve polisin kendilerine karşı düşmanca tutum aldığını, neredeyse “vatan haini”, “terörist” olarak gösterildiklerini belirtiyor. İşçiler özellikle medyanın taraflı tutumlarına çok öfkeliler, birçoğu işçilerin kendi medyalarının olması gerektiğini ifade ediyor.
Çevreden greve yeterli destek olup olmadığını sorduğumuzda ise, sendikalar ve sol çevrelerin dışında halkın yeterli ilgiyi göstermediği kanısında olduklarını söylüyorlar. İşçilerden birisi, gelen her dört kişiden ancak birinin olumlu tepki verdiğini, patronlardan ve onların devletinden zaten bir şey beklemediklerini, ama işçi-emekçi kesimlerden yeterli ilgiyi görmemenin kendilerini üzdüğünü ifade ediyor. Ziyaretçi arkadaşlardan birisi, “peki siz daha önce herhangi bir grevi ziyaret ettiniz mi?” diye sorduğunda ise, yanıtları “hayır, çünkü bilinçsizdik” oluyor. Bunun üzerine sendikaların işçileri mücadeleye hazırlamasının gerekliliğinden ve öneminden konuşmaya başlıyoruz. Bu noktada işçilerden bazıları, “aslında greve çıkana kadar neyin ne olduğunu bilmiyorduk, doğru dürüst bir hazırlığımız olamadı” diye konuşuyorlar. Sohbet ilerledikçe konu sıkı bir mücadele için bilinçli ve örgütlü olmanın gerekliliğine geliyor.
UİD-DER’li işçiler olarak onlara, derneğimizde yaptığımız faaliyetlerden ve amaçlarımızdan bahsediyoruz. İşçilerin bilinçlenmesinin ancak geçmiş mücadelelerden dersler çıkartılıp öğrenilmesiyle ve bu temelde örgütlenilmesiyle mümkün olacağını, UİD-DER’in de bu amaçla bizzat işçiler tarafından kurulmuş bir dernek olduğunu anlatıyoruz. Grevci kardeşlerimiz, bizleri uğurlarken şunları söylüyorlar: “Patronlar bizi köleleştirmek istiyorlar. Çalışanları birbirine düşürmek istiyorlar, bizi hor görüyorlar. Oysa Telekom’u varedenler bizleriz. Artık kimin yanımızda kimin karşımızda olduğunu öğrendik. İlerleyen günlerde birbirimizi daha iyi tanıyacağız. Ya hep beraber ya hiçbirimiz!”
Son Eklenenler
- رسانه های بورژوازی ادعا می کنند که ویروس کرونا هیچ تبعیضی بین ثروتمندان و فقرا نمی گذارد. آنها این ایده را تبلیغ می کنند که همه گیری دارای طبیعت فوق طبقه ای است. برای این منظور ، آنها به عمد برخی از افراد مشهور را به عنوان افراد مبتلا به کوید نوزده...
- ميادين خالی است ، خيابان ها ساکت هستند ... تصويری از متروک شدگی ، بزرگترين شهرهای جهان را تحت الشعاع قرار می دهد! در بسياری از کشورها شاهد اعلام وضعيت اضطراری هستيم. همراه با اعلاميه های "ما با ويروس کرونا در حال جنگ هستيم" آنها اعلام می کنند : "...
- ما عمیقاً از شنیدن خبر غیرمنتظرۀ قتل شاهرخ زمانی، فعال کارگری سوسیالیست در روز ۱۳ سپتامبر در زندان رجایی شهر کرج به دست رژیم ایران متأسف شدیم. در این جا به خانواده و رفقای او تسلیت می گوییم و باری دیگر رژیم اسلامی ایران را که مستقیماً مسئول مرگ او...
- روز ۲۹ ژانویه، هزاران نفر از کارگران فلزکار اعتصاب خود را علیه اتحادیۀ کارفرمایان MESS (اتحادیۀ صنعتگران فلزکار) آغاز نمودند. این اعتصاب را «اتحادیۀ کارگران متحد فلزکار» (Birleşik Metal-İş ) سازماندهی کرد که شاخۀ وابستۀ DİSK (کنفدراسیون اتحادیه های...
- معلمان از طریق کانون صنفی خود جهت کسب بخشی از مطالبات خود و همچنین اعتراض به حقوق پایمال شده دانش آموزان و خانواده ها از طریق حمله خصوصی سازی به آموزش و بهداشت رایگان که کل جامعه بخصوص طبقه کارگر و زحمتکشان را هدف ستم و بهره کشی مضاعف قرار داده است...
- بهنام ابراهیم زاده، فعال کارگری ایرانی و عضو کمیتۀ پیگیری ایجاد تشکل های کارگری و همچنین فعال حقوق کودک، در تاریخ سوم دسامبر اعتصاب غذای خود را آغاز کرد. او به 5 سال زندان محکوم شده و از ژوئن سال 2010 به این سو در حبس بوده است. در تاریخ 3 دسامبر،...
- کارگران، برادران و خواهران! ما کارگرانی هستیم که روز و شب با مشقت کار می کنیم، تمام ثروت ها را ما تولید می کنیم. همه چیز روی دستان خود ما بنا می شود. ما کسانی هستیم که آسمان خراش ها را بالا می بریم، تونل ها را باز می کنیم، و سینۀ معادن زغال را می...
- همانطور که مستحضر هستید اعتصاب کارگران معدن سنگ اهن بافق وارد فاز جدیدی از مبارزه شده است ودر روزهای گذشته کارفرما و حامیان سرمایه در معدن سنگ اهن بافق یک بار دیگر با دسیسه چینی ،پرونده سازی ،تهدید وصادر کردن قرار بازداشت دهها نفر از کارگران معترض...
- ما کارگران و نمایندگان کارگری که هم اکنون به دلیل فعالیت های کارگری و اقدام در جهت ایجاد تشکل های مستقل کارگری توسط جمهوری اسلامی دستگیر و به دنبال اتهامات ساختگی و ضد کارگری زندانی شده ایم می دانیم که حکومت های سرمایه داری در تمامی جهان علیه...
- در پاسخ به فراخوان اتحادیه های کارگری برزیل کارگران مبارز و آگاه اعتصاب کننده در برزیل، اتحادیه¬های کارگری متعهد و مسئول به جنبش کارگری در برزیل سندیکاهای رشته های آموزش، بهداشت، زمین¬های کشاورزی و خانه
- روز سیزدهم ماه مه، نظام استثمار و بهره کشی سرمایه داری، جان قریب به 300 کارگر معدن زغال سنگ را گرفت و نام آن را «حادثۀ» سوما، شهری در غرب ترکیه، گذاشت. امروز هنوز تعداد نامعلومی از کارگران در زیر آوار به دام افتاده اند. این کشتار، بزرگترین «حادثۀ...
- کارگران و مردم آزادیخواه ترکیه، وقتی خبر کشته شدن معدنچیان سوما در استان مانیسا را بر اثر انفجار معدن سوما در تاریخ 13/5/2014 شنیدیم با دل و جان منقلب شده، گریستیم ، یکبار دیگر سرمایه داران جان صدها کارگر ( تا کنون 300 نفر) را گرفتند.
- در تاریخ ۲۸ فروردین ۱۳۹۳ زندانیان سیاسی و کارگری بند ۳۵۰ اوین به طور ددمنشانهای مورد ضرب و شتم قرار گرفتند. غلامحسین اسماعیلی رئیس سازمان زندانها یکی از جنایتکاران اصلی نیز اراجیفی در جهت تکذیب ضرب و شتم زندانیان که به هیچ عنوان پنهان کردنی نیست...